Çeşitli ruhsal zorlukları aşmak bunlarla baş etme yöntemlerini geliştirmek, acıları sıkıntıları azaltmak veya sadece daha iyi hissetmek için yapılan müdahalelere psikoterapi yöntemi olarak bakılabilmektedir.
Çok uzun yıllardır gerek nesnel gerekse de sosyal zorlukların farkında olan bunlarla baş etme yöntemleri geliştiren insanlık ilk çağlardan itibaren acılarını dindirmek ve iyilik halini sağlamak için ruhsal alana yönelik çeşitli girişimlerde bulunmuş gerek kültürel gerekse de bilimsel alana önemli deneyimler devretmiştir.
Günümüzde çok çeşitli psikoterapi uygulamaları olduğu gözümüze çarpsa da pozitif bir tıp bilimi olarak psikiyatri alanında psikoterapi denilince aklımıza iki önemli kuramın çeşitli varyantları öne çıkmaktadır. Bunlar her ikisi de teorik temellerinin 20. Yüzyılın başında atıldığı biri Freud tarafından “Bilinçdışı” kuramı üzerinden şekillendirilen Psikoanaliz iken diğeri de Pavlov’un “Öğrenme ve Koşullanma” kuramına dayanan Bilişsel Davranışçı terapilerdir.
Psikoanalitik kuram psikolojik farkındalığı arttırma, rehberlik etme, empatik onaylama, açıklamaya cesaretlendirme gibi terapotik uygulamaların kullanıldığı Destekleyici Psikoterapi; yüzleştirme, yorumlama, düşlerin çözümlenmesi, serbest çağrışım gibi tekniklerin kullanıldığı Açıklayıcı Psikoanalitik Psikoterapi olarak uygun durum ve psikiyatrik hastalıklarda kullanılmaktadır.
Yine gevşeme, koşullanma, alıştırma, ödüllendirme, pekiştirme ve çeşitli öğretme tekniklerinin kullanıldığı Bilişsel Davranışçı Terapiler, Kabul ve Kararlılık Terapisi; hızlı göz hareketleri ile duyarsızlaştırma yönteminin uygulandığı EMDR terapisi günümüzde sıklıkla uygulanan psikoterapi yöntemlerindendir.
Söz konusu kuramların çeşitli varyantları uygulandığı özel hastalık veya alana bağlı olarak Cinsel Terapiler, Aile Terapisi, Bağımlılık Tedavisi gibi isimler alabilmektedir.
Kimler Psikoterapi Uygular?
Çeşitli meslek dallarından farklı sertifikasyon programlarıyla Psikoterapist ünvanı alınabilse de bunun yeterli olamayacağı bilinmelidir. Söz konusu yöntemler yalnızca basit bir takım tekniklerin uygulanması olarak görülmemeli, ruh sağlığı alanında çalışabilmek için gerekli, temel lisans, lisansüstü ve doktora programlarına eklenmiş beceriler olarak değerlendirilmelidir.
Ruh sağlığının ne olduğu, psikiyatrik görüşme tekniklerinin ve sınırlarının bilinmesi, terapotik çerçevenin oluşturulması; bu alandaki hastalıkların tanınması, özelliklerinin bilinmesi, hastalık belirtilerini arttırıcı veya iyileştirici dinamiklerin bilinmesi terapi uygulamalarının temellerini oluşturan unsurlardır. Ancak bu konuda iyi eğitim almış kişiler ruhsal iyilik halinin sağlanmasında ve sürdürülmesinde uygun rolleri üstlenebilmektedirler.
Söz konusu olan bir hastalık durumu olduğunda nasıl ki ancak hekimlerce değerlendirilip çözülebiliyorsa; psikiyatrik hastalıkların şüphesi, tanısı ve uygun tedavi yönteminin belirlenmesi de ancak bir tıp dalı olan Ruh Sağlığı ve Hastalıkları alanında uzmanlaşmış Psikiyatri doktorlarınca yani Psikiyatristlerce yapılabilmektedir.